Saglıklı Yaşam Merkezi

Avrupalı veya Fransız hastalığı anlamında (Frenk) frengi yani sifiliz genellikle cinsel ilişki ile bulaşmakta ve cinsel ilişki ile bulaşan hastalıkların başında gelmektedir.

Ancak hastalığın cinsel ilişki dışında doğumsal olarak frengili gebe kadınlardan çocuklarına bulaşması, birbirleri ile sıkı temasta olan insanlara, hekimlere, hemşirelere bulaşması veya kontrol edilmemiş kanların nakli ile bulaşması da olasıdır. Bu tür bulaşım son derece seyrek olarak gözlenmektedir.

Frengiye neden olan etken mikrop kanda 0-4°C gibi bir ısıda gün-de ölmektedir Bu nedenle nakli yapılan beklemiş kanlardan bulaşım mümkün olmadığı gibi depo edilen kanlarda frengi varlığı da tetkik edilmektedir.

FRENGİ HASTALIĞININ DERİ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Deri hastalıkları içerisinde frengi (sifiliz) kadar çeşitli belirtilere neden olan başkaca bir hastalık olmadığını söylemek yanlış olmaz. Nitekim deri hastalıklarına ilişkin eski bilimsel kitaplar sitiliz (frengi) ve benzeri hastalıklar şeklinde isimlendirilmiştir. Açıklayıcı olması yönünden sifilizin ilk belirtisi şüpheli bir cinsel temastan 20-25 gün sonra bulaşma yerinde genellikle tek olan hafif deriden kabarık bir gelişim gözlenip Bu oluşumun çapı 0.5-3 cm. arasında değişir. Ağrısız olan bu belirti üzerinde kısa sürede bir yara gelişir ve bu belirti 6-8 hafta devam eder. Ancak benzer bir yara başka hastalıklarda da ortaya çıkabilir ve ayırımının bir cildiyeci tarafından yapılması gereklidir. Bu tür bir yara vakaların %95'inde cinsel organlar yakınında gözlenir. Bazen dudaklar, dil ve göğüs uçlarında da bulunabilir. Bu dönem frengi hastalığının birinci dönemi olarak bilinir (erken dönem). Bundan sonra hastanın bağışıklık durumuna göre değişen bir sürede ikinci devir belirtileri başlar. Bu devirde vücutta soluk kırmızı lekeler, avuç içlerinde sivilce benzeri kabarıklıklar, kabuklu yaralar, (bkz resim) burun kenarında ve yüzde sivilce benzeri birbirine yakın yerleşmiş mat kırmızı kabarıklıklar, kadınlarda hazne erkeklerde makat çevresinde sızıntılı deriden kabarık karnabahar görünümünde gelişmeler görülebilir. Frengi hastalığının üçüncü evresinde görülen deri belirtileri tamamen yıkım yapıcı belirtilerdir. Biz çağımız insanının üçüncü devir belirtileri oluşmadan çok önce hekime başvurmuş olacağına inanıyoruz: Aynı şekilde anneden çocuğa bulaşan doğumsal frengi hastalığının belirtilerinin de kişiyi ister istemez hekime başvurmaya sevk edecek nitelikte olduğu görüşündeyiz.

FRENGİ HASTALIĞININ TEDAVİSİ VAR MIDIR?
Frengi hastalığının bugün için kesin tedavisi mevcuttur. Bu konuda Alexander Fleming isimli bilim adamının saygı ile anılması yerinde olacaktır. Zira frengi gibi yüzyıllar boyu toplumları çok uğraştırmış bir hastalığın en ideal tedavisi bu kişi tarafından bulunmuş penisilinlerdir. Erken devredeki bir frengi (sifiliz) hastasında bir hafta ara ile gerçekleştirilecek iki, geç devredeki bir hastada ise yine birer hafta ara ile yapılacak üç uzun etkili penisilin enjeksiyon kesin tedaviyi sağlamaktadır. Görülebileceği gibi çoğu zaman çok korkulan bir hastalık olan frenginin tedavisi nezle, yaz ishali veya bir orta kulak iltihabından son derece basit ve kesindir. Ancak erken tedavinin büyük önem taşıdığı da aynı oranda kesindir.

FRENGİLİ BİR ŞAHIS EVLENEBİLİR Mİ?
1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun 103-112'ye kadar olan ve 122-123. maddeleri uyarınca çıkarılan Evlenme Muayenesi Hakkında Nizamname'nin 6.cı maddesine dayanılarak hazırlanan Frengi Savaş Yönetmeliği'nde evlenmeye ilişkin olarak şöyle denilmektedir:
Madde 23- Evlenme işlemleri sırasında frengili oldukları tespit edilen kimselere durumuna uygun şemadaki tedavi yapılır ve evlenmesine izin verilir. Bu kimseler diğer hastalar gibi kontrol ve takip edilir.

Madde 24- Evlenme girişiminden önce frengi teşhisi konmuş ve yeterli tedavi görmüş kimselere serolojik reaksiyonları (frengi testleri) menfileşmiş veya menfileşmemiş olsun evlenme izni verilir ve kontrol ve takiplerine devam edilir.

Görüldüğü gibi tedavi edildiği sürece frengili bir kişinin evlenmesinde yasal ya da tıbbi herhangi bir sakınca yoktur. Bu konudaki tek olumsuzluk şahsın evlenmek istediği kişiden gelebilir.