Arama

DUYSAL-MOTOR DÖNEM 

Piaget, çocuğu dünya hakkındaki bilgisi şekillendikçe birbirine bağlı zihinsel gelişim evrelerinden geçtiğini savunur.

Çocuk duysal-motor evre içindeyken zekanın görüntüsü hareketleridir. Bu dönemin başında çocuk kendini diğer objelerden ayırdedemez ve davranışları refleks örüntülerle kısıtlanmıştır.

1 yaş çocuğu battaniye üzerindeki oyuncağa ulaşabilmek için battaniyeyi kendisine çeker. Burada çocuk battaniyeyi oyuncağa ulaşmak için kullanmıştır. 

Duyusal-motor öğrenmedeki düzenli gelişim sırası, ilk olarak duyuların kullanılmasıyla başlar. Bunun ardından 6. aydan itibaren motor yetenekler, daha sonra, yani ikinci yılda ise bu birincil yeteneklerin koordinasyonu başlar. Sembolleri kullanabilme yeteneği ile birlikte yeni şema türleri gelişir. Bu temsili şemadır. Burada önemli olan mevcut duyusal-motor şemalardan hareketle bir şeyi bir başkasıyla temsil edebilme yeteneğidir. 

Duyusal-motor dönemi iki ayrı evrede alınabilir:

1) Refleks-egzersizler dönemi
2) Döner tepkiler dönemi


C) MOTOR GELİŞİM

Yeni doğan ağzına verilen emzik ya da parmağı emer, yanağına ya da ağzına dokunulduğunda yönünü değiştirebilir. Ağlar, öksürür, avucuna konan objeyi yakalayabilir, çığlık atar. 

3-4 aya kadar baş, el ve kol hareketleri egemendir. Asimetrik olarak yatabilir. Bunların bu aylar sonunda kaybolması gerekir. 

Çocuğun oturması, emeklemesi ve ayakta durabilmesinde biyolojik değişimlerin yani olgunlaşmanın önemi büyüktür. 

MOTOR BECERİLERİN GELİŞİMİ

Çocuklardaki ilk iki yıl üzerinde yaptığı yoğun çalışmalar sonucu Mary Shirley motor becerilerinin kazanılmasında bazı ortalama değerlere varmıştır. Shirley’e göre çocukta aylar itibariyle motor beceriler şu gelişim gösterir:

0 aylık: Fötal davranışlar
1 aylık: Çenesini kaldırabilir
2 aylık: Göğsünü kaldırabilir
3 aylık: Objeye ulaşabilir ve onu kaybedebilir
4 aylık: Destekle oturabilir
5 aylık: Kucakta oturabilir ve objeyi yakalar
6 aylık: Bebek iskemlesine oturabilir ve asılı olan objeyi yakalayabilir
7 aylık: Tek başına oturabilir
8 aylık: Yardımla ayağa kalkabilir
9 aylık: Eşyaya tutunmak suretiyle ayakta durabilir
10 aylık: Emekleyebilir
11 aylık: Elinden tutulduğunda yürüyebilir
12 aylık: Ayağa kalkmak için eşyayı tutabilir
13 aylık: Merdivenleri tırmanabilir.
14 aylık: Tek başına ayakta durabilir.
15 aylık: Tek başına yürüyebilir.



D) DİL GELİŞİMİ

AĞLAMA: 
Bebekler daha birkaç haftalıktan itibaren sesli uyarımları algılamaya ve onlara tepkide bulunmaya başlarlar. Konuşmayı öğrenmek uzun ve karmaşık bir olgudur. Çocuk 12-15 aylıkken ilk sözcüğünü söyleyebilir. 

İlk iletişimler ise ağlamayla olur. Bunun nedenleri ilk doğumda kana oksijen sağlama bağırma ve ağlamayla başlar. İlk 2 haftada uyku gereksiniminden kaynaklanır. 7 haftalıktan küçük çocuklarda açlık ağlama için en önemli sebeplerden bir diğeri iken gürültü ve ışık da sebepler arasındadır.

Daha üç aylık bile olmadan çocuk, ağlamanın ilgi toplamak için bir yöntem olduğunu öğrenir. 4 aylık çocuk yetişkinin onunla oynamayı reddettiği zaman, 5 aylık çocuk yetişkin odada olduğu halde onunla ilgilenmediği zaman, 9 aylık çocuk yetişkin başka bebeği tercih ettiği zaman ağlar. Daha ileri aylardaki çocuk aç, yorgun olduğu, korktuğu ya da faaliyeti kesildiği zaman ağlar.

CIVILDAMA: İkinci ayın sonundan itibaren ilk zamanlara oranla ilk zamanlara oranla daha az ağlamaya rastlanırken, bebekler kumru gibi ses çıkarmaya başlar. Bunlar genellikle bebeğin rahat ve hoşnut olduğu zaman çıkardığı seslerdir. Bu sesler dilin temel taşlarıdır.

HECELEME: 5 ve 6. aylarda kumru gibi ses çıkarma tek heceli anlamsız sözcüklere dönüşür. Heceleme yaşı 3-12 ay arasındadır. Çocuk artık isteklerini bu anlamsız hecelerle dile getirir. Ve bazen bu çıkardığı sesler hoşuna gider ve kendi kendine güler. 

KONUŞMA: Dudak ve dişlerin koordinasyonu ile meydana gelen seslerin çıkması için ön dişlerin çıkması beklenmelidir. Yani organizma olgunlaşmalıdır. Bunun yanı sıra çocuk bazı sözcüklerin belli anlamları olduğunu bilmedikçe sözcükleri gerçek anlamlarıyla birleştiremez. Çocuk 1 yaşındayken yetişkinin belli kişi ve nesneler için kullandığı sözcükleri hatırında tutmaya başlar. Tüm anlamlar önce belli bir obje, kişi ya da duruma bağlıyken öğrenilir. Örneğin çocuk babasına “baba” diye hitap etmeyi öğrenince tüm erkeklere baba diyebilir. 

Çocuk belli şeyleri öğrendiğinde kısa hecelerle anlatabilir. Örneğin gezme yerine “at-ta” demesi. Yetişkinler de eğer bu kısa heceleri kullanmaya başlarsa gerçek objelerin yerini alması daha uzun sürebilir. 

Ayrıca çocuk başka motor faaliyetle uğraştığından, örneğin yürümek gibi, konuşmayı ikinci plana atabilir. Ancak yürümeyi öğrendikten sonra artık konuşmayla meşgul olur

E) DUYGUSAL GELİŞİM

BEBEKLİKTE İLK HEYECANLAR


Gülme ve Gülümseme:
 Hazzın en açık seçik belirtilerinden biri olan gülümseme ikinci ay dolaylarında görülür. Bebekler başka gülümseyen bir yüz gördüklerinde, annelerinin sıcaklığını hissettiğinde ilgilenildiklerinde gülümserler.

Korku: En yaygın heyecan biçimlerinden biri olan korku, canlıların görünen ya da görünmeyen tehlikeler karşısında, bir başka deyişle iyi kavranılmayan, farklı bir olaya karşı gösterdikleri doğal bir tepkidir. Aşırı olmadığı takdirde korku her çocukta görülen normal bir heyecan türüdür. Korkuda canlı varlığın korkuyu başlatan uyarım kaynağından kaçışı söz konusudur. Bebeklik döneminde korkuyu başlatan başlıca etkenler yüksek ses, fiziksel desteğin kaybolması, hayvan, karanlık oda, yüksek yer, yalnız kalma, acı duyma, ani yer değiştirme ya da yabancı kişi, yer ve objelerle karşılaşma olarak sıralanabilir.

Öfke: Öfke çok sık rastlanan bir heyecan türüdür. Özellikle çocukluk döneminde öfkeyi oluşturacak uyaranlar çoktur. Bunlardan bazıları: 

• Oturakta oturmaya zorunlu kılmak 
• Oynamakta olduğu oyuncağı elinden almak
• Yüzünün yıkanması 
• Odada yalnız bırakılmak 
• Başarıyla sonuçlanmayan bir işle uğraşmak
• Diğer çocuk ve yetişkinlerle oynamada başarılı olmamak
• Giydirilmek
• Giysilerini çıkarmak
• Yıkanmak
• Burnunun silinmesi


F) SOSYAL GELİŞİM

Sosyal gelişme bebeğin 3 ay dolaylarında insanla objeler arasındaki farkı görerek değişik tepkiler göstermesiyle başlar. Bebekler 3. ayda insan sesi duyduklarında başların çevirirler, gülümsemeye gülümsemeyle karşılık verirler. Bu ayın başından itibaren sosyal davranış egemen olur. Bebek artık başkalarıyla birlikteyken mutlu, yalnız başına kaldığı zaman mutsuz ve huzursuz olmaya başlar. 4-5 aylıkken diğer bebekleri fark etmeyi, gülümseme ve azarlamaya değişik tepki vermeyi öğrenirler. 8-9 aylık olduğunda çocuk başkalarında gözlediği ses ve hareketleri taklit eder. 10-12 aylar arasında aynada kendi görüntüsüyle oynar ve onu öper. Fakat yaşamın 12. ayının sonrasındaki hızlı gelişim çocuğu birçok yönden bağımsız hale getirir. Artık çocuk kendini kanıtlama çabası içine girer. Özellikle ikinci yılın yarısından itibaren taklit, utanma, otoritenin kabulü, rekabet ve ilgi çekme arzusu başlar. 2-3 yaş çocuğu yetişkinlerle birlikte basit faaliyetlerde bulunabilir. Böylece pasif eleman olmaktan kurtulup bağımsızlaşır.

Benzer Yazılar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yaz...

İsim :